İş insanı Ethem Sancak, dün Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in de katılımıyla düzenlenen törenle Vatan Partisi’ne üye oldu. Sancak üyelik konuşmasında yarım asırlık siyasi hayatını anlattı ve Türkiye’nin önündeki zorlukların Vatan Partisi programlarıyla aşılabileceğini vurguladı.

Eski Ak Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi ve iş insanı Ethem Sancak, dün Vatan Partisi İstanbul İl Başkanlığında düzenlenen törenle Vatan Partisi’ne katıldı. Sancak’ın üyelik törenine Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek de katıldı. Basının yoğun ilgi gösterdiği üyelik töreninde iş insanı Ethem Sancak, Türkiye’nin önündeki zorlukların Vatan Partisi programıyla aşılabileceğini düşündüğü için Vatan Partisi’ne katıldığını belirtti.

‘ETHEM SANCAK HÜKÜMET OLMAK İÇİN GELİYOR’

Törende ilk sözü Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek aldı. Perinçek, Sancak’ın Vatan Partisi’ne katılmasındaki memnuniyetini dile getirdi. Sancak’ın partisinde üstlendiği görevleri anlattı ve hükûmet olmak için Vatan Partisi'ne geldiğini vurguladı.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Sancak’ın üyeliği hakkında şu ifadeleri kullandı: “Milletimize, dünya kamuoyuna sesleniyoruz. Hepiniz Sayın Ethem Sancak’ı yakından tanıyorsunuz. O dünyanın tanıdığı bir şahsiyet. En önemli özelliği bir siyaset adamı, aynı zamanda iş insanı olması. Türkiye’nin iş hayatında, sanayisinde, ticaretinde çok büyük başarıları olan ama aynı zamanda köken olarak da devrimci siyasetin içinde olmuş ve partimizde de çok önemli hizmetler yapmış arkadaşımız. Diyarbakır İl Başkanlığımızı yaptı. PKK’nın kurşunlarına orada hedef oldu. Başkanlık Kurulu üyeliğimizi yaptı. Vatan Partisi’nde Merkez Karar Kurulu (MKK) üyeliği yaptı ve hepimizin tanıdığı bir şahsiyet. Şimdi Sayın Ethem Sancak zor bir döneme girerken o zorlukları en ön cephede göğüslemek için, Türkiye’nin bu zorluklardan bağımsız, başı dik üreten bir Türkiye yoluna girmesi için, Vatan Partisi’nde öncü kadrolarda yer almak için geliyor. Ethem Sancak Vatan Partisi’ne hükûmet olmak için geliyor. Hükümet olacağız Ethem Sancak ile birlikte, önümüzdeki seçimlerde Türkiye’yi yöneteceğiz.

'VATAN PARTİSİ ANAHTAR PARTİ OLACAK'

“Göreceksiniz Vatan Partisi anahtar parti olacak. Vatan Partisi'nin programı, Türkiye’nin önündedir. Özellikle 2014 sonrasına baktığımızda Vatan Partisi’nin programının bir bir Türkiye’nin gündemine girdiğini görürüz. Türkiye Atlantik Sisteminden ayrılıyor ve Avrasya’daki bağımsız, birleşik, öncü konumlarına yerleşiyor. Bu dönem bir devrimle tamamlanacak. Atatürk Devriminin tamamlandığı bir sürece giriyoruz. Ethem Sancak da Atatürk Devriminin tamamlanması mücadelesinde öncü görevlerde olacak, hükûmet görevlerinde olacak. Vatan Partisi’nin önder kadroları içinde yer alacak. Herkes onu örnek almalı. Çiftçi önderlerimize, işçi önderlerimize, halk önderlerimize, diğer siyasi partilerin liderlerinin hepsine sesleniyorum; Ethem Sancak’ı örnek alın. Hepinizi Vatan Partisi’ne, Türkiye’nin büyük çözümünde görev almaya davet ediyorum. Siyasi partilerin bütün liderleri dahil, Türkiye’nin bütün seçkin öncü insanlarını Ethem Sancak'ı örnek alarak Vatan Partisi'nde görev almaya davet ediyorum.”

'SON NEFESİMDE BİLE ÖRGÜTLÜ'

Üyelik töreninde konuşan Ethem Sancak da “Mücadeleden zaferle çıkacak parti programı Vatan Partisi programıdır.” dedi, neden Vatan Partisi'nde olduğunu şöyle anlattı:

“Medya Doğu Perinçek’i kasıtlı bir şekilde yanlış anlatıyor. Bir sürü genel başkanla tanıştım. Fikre değer veren, üyesinin fikirlerini sonuna kadar dinleyen ve bütün kararlarını partisinin üyeleri ile demokratik bir şekilde alan tek lider o. ‘Kafanı omuzlarının üzerinde taşı, kiraya verme’ fikrini bana veren de Doğu Perinçek. Beni Vatan Partisi ve saygıdeğer dostum, ağabeyim ve Genel Başkanım aralarına kattığı için huzurunuzda şükranlarımı sunuyorum. Allah beni son nefesimi verirken bile örgütsüz bırakmasın. Çünkü bir insan için en kutsal iş, insana hizmettir.

“Hazreti Muhammed’e soruyorlar. Hayırlı Müslüman kimdir? 'Çevresine faydalı olandır' yanıtını veriyor. Çevresine faydalı olmanın biricik yolu tarih boyunca siyaset olmuştur. Türkiye cephesinin üç büyük burcu vardır. Bunlardan birisi Tayyip Erdoğan, ikincisi Devlet Bahçeli ve bunlardan en kıdemli ve tecrübelisi Doğu Perinçek. Benim için, millete hizmet mücadelesinde tek seçenek tilkinin kürkçü dükkanına dönmesiydi. Genel Başkanım bana teklif edince 'büyük bir onurdur' dedim ve katılmaya karar verdim.”

'BIDEN CEPHESİNİN KAZANMAMASI LAZIM'

Ethem Sancak 2023 seçimleri için de şu değerlendirmeleri paylaştı: “Sancak  2023 seçimleri son 59 yılın en önemli seçimidir. Bu seçimde Biden cephesinin kazanmaması lazım. Kazanırsa Suriye’ye, Irak’a, Libya’ya döneriz. Büyük Ortadoğu Planı ve renkli devrimlerin amacı buydu. Bunu engelleyecek bir milli bariyer inşa etmek lazım. Bu bariyeri inşa edecek en sağlam programa ve siyasal stratejilere bugün Vatan Partisi sahiptir. Bu mücadeleden zaferle çıkacak parti programı Vatan Partisi programıdır. Teslim alınamayan partidir.”

İLK GREV GİRİŞİMİ: MARABALARI ÖRGÜTLEMEK

İş insanı Ethem Sancak siyasi yaşamını ayrıntılarıyla anlattı: “Ben Güneydoğulu bir gençtim. Feodal ağır koşulların hüküm sürdüğü Siirt’in Pervari köyünde ilk bilinçlenme faaliyetim  gerçekleşti. O yıllarda Pervari’de ağır ağalık baskısı vardı. Gericiliklerle mücadele ederek kendimi buldum. O sıralarda beni motive eden şey, ağır feodalizmin kadınlar üzerindeki ağırlığı idi. İlk grev örgütlenmem ailemin bünyesinde bulunan marabaları örgütlemekle başlamıştı. Ve ailemden ağır baskı gördüm. Akrabamız olan ünlü feodal ağa ailesinin de baskılarına karşı Pervari’nin gençlerini daha 12-20 yaşlarım arasında örgütleyip ‘Ağalıkla Mücadele Derneği’ kurmaya çalıştım. Ben sosyal devrimcilik sürecine böyle başladım.”

Sancak siyasi yaşamını da şu ifadelerle özetledi: “Daha sonra üniversiteye geldim ve radikal sol gençlik örgütlerinin içerisinde yer aldım. Mahir Çayan’ın liderlik ettiği safta yer aldım. Fakat ben okumaya ve sorgulamaya meraklıydım. Kafasını kiraya vermeyen, omuzunun üzerinde taşıyan bir kimlik oluşturdum.

'GENÇLİĞİ MACERADAN ÇEKTİLER'

Doğu Perinçek’in başında bulunduğu Türkiye İşçi Köylü Partisi (TİKP)’nin gençliği maceradan çekme ve halkla birleştirme düşüncesi beni çok etkilemişti. Süreç içerisinde önce DGM ile temas kurdum. O zamanlar Doğu Perinçek hapisteydi. Darbenin gazabına uğramışlardı. Onlarda hapisten çıktıktan sonra 147 devrimci ile feda hareketine yani Türkiye İşçi Köylü Partisi’ne katıldım. Daha sonra Doğu’nun (Doğu Perinçek) liderlik ettiği parti bizi halkla birleşmek, doğru eylemin ne olduğunu anlamak, halkın hayatını daha iyi kavramak için deyim yerindeyse, kırlara talime yolladı. Kayseri’de, Bursa’da, Tunceli’de kurslara gönderildim ve sonra döndüm İstanbul İl Sekreteri oldum.

ASKERLİK VE 1980'LER

“Daha sonra Diyarbakır’da bana ihtiyaç oldu ve Diyarbakır İl Başkanı oldum. O günkü TİKP açısında Diyarbakır çok önemli bir merkezdi. Van, Bingöl, Elazığı, Siirt ve Gaziantep gibi yerleri yönlendirmeye çalışıyordum. Daha sonra merkez komitesine alındım fakat askerde bakaya kaldığım için yedek subaylık vasfımı kaybetmemek için askere gittim. Askere gittikten sonra 1980 darbesi oldu. O merkez komitesi de hapis yattı. Ve o ağır darbe koşulları altında da bir sol blog partisi oluşturmaya çalıştık. Ama başaramadık. Daha sonra SODP’in kuruluş çalışmalarına katıldım. Daha sonra SHP’ye katıldım ve daha sonra da CHP’ye katıldım. Baykal (Deniz Baykal) döneminde CHP’nin önemli bir ferdiydim. Baykal’ın İstanbul’da bilinen dört adamında birisiydim.”

'AK PARTİ’YE KATILDIM VE YOKSULLAŞTIM'

Kendisi ile ilgili yalan haber yapıldığını da söyleyen Sancak, Ak Parti'ye katıldıktan sonra yoksullaştığını anlattı: “Beni Ak Parti döneminin zengini gibi lanse edenler var. Onlara da bir çift lafım var. Ben 80'lerden sonra iş hayatına girdiğimde Hedef Alyans Holding, Avrupa’nın en büyük ilaç dağıtıcısıydı. Ben Dünya Depocular Federasyonu Yönetim Kurulu üyesiydim. Forbes’un 2000 yılındaki zenginler sıralamasında 45’inci zenginim ve Forbes’u incelerseniz görürsünüz. 2002 krizinden de en az etkilenen kurumdum.

Ak Parti’ye katıldıktan sonra mesela 2018 ve 2019 sıralamasına bakın, ilk 1000'de bile yokum. Ben Ak Parti’ye katılmadan önce TÜSİAD’da başkan yardımcılığı yaptım. ERG’nin kurucusuydum. Toplum Gönüllüleri Vakfı’nın başkan yardımcılığını yaptım. İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın Yönetim Kurulu üyeliğini yaptım ve halen devam ediyor. İstanbul Modern Müzesi’nin kurucu ortağıyım ve halen başkan yardımcısıyım. Ben Ak Parti’ye katılmadan önce zengin ve ünlü bir adamdım ve Ak Parti’ye katıldım ve yoksullaştım. Öyle bazılarının iddia ettiği gibi parayı götürdü gitti değil. Bunların hepsi yalan ve dezenformasyon. Ben Ak Parti’deyken de her şeyi ülkem için yaptım.”

'PARA HER ZAMAN İKİNCİ PLANDA'

Sancak iş hayatına naısl atıldığını ve geldiği şu anki durumu şöyle aktardı: “1980’de iş hayatına atıldım. Siirtli bir arkadaşımla bir ecza deposu kurduk. Türkiye’nin 300 ecza deposundan en küçüğüydü. Fakat daha sonra ilk 10’a girdi. Daha sonra ben ayrıldım ve Hedef Ecza Deposu’nu kurdum. Avrupa’nın en büyük 10 ilaç dağıtım şirketi arasına girdi. 11 ülkede 25 bin çalışanlı dev bir şirkete dönüştü. Ben iş adamı iken de siyasal eğilimlerimi ve fikirlerimi gizlemedim. Türkiye’de iş adamlarımız fikirlerini açıklamaktan çekinirler. Çünkü gelene ağam, gidene paşam diyecekler. Onlar kısa günün kârı olarak bakarlar. Ben hiçbir zaman öyle bakmadım. Ülke insanına hizmet... Sosyal bir varlık olmak... Siyasal fikirlerin gizlememek... Kafanı omuzlarında taşımak... Ve hakkı, hakkaniyeti söylemek... İş adamlığında da para her zamana benim için ikinci plandaydı. Şimdi yer yer bazı balık akıllı medya beni Ak Parti dönemi zengini sanıyor. Ben siyasete Ak Parti ile başlamadım. Siyasette 50 yıllık bir geçmişim var ve gördüğüm doğruların yanında yer aldım. Hiçbir zaman mürit olmadım ve fikirlerimi açık yüreklilikle söyledim. Doğu Perinçek’in partisinde de hep düşüncelerimi söylerdim.”

'BMC’Yİ AYAĞA KALDIRDIK'

BMC şirketi ile ilgili de açıklamalarda bulunan Sancak, yıkık bir şirketi ayağa kaldırdığını ve değerinden az bir parayla ayrıldığını anlattı:

“Ben savunma sanayisine de liderlik ederken, kâr amacıyla yapmadım onu. Yıkılmış BMC’yi halka açık ihalede, hiçbir büyük şirket katılmadığı halde girdim, aldım, savunma sanayii şirketi olsun diye. Cumhurbaşkanımızla yakın bir arkadaşlığımız vardı. 'One minute' olayından sonra ‘Millet sana dik dur eğilme, diyor. Milli bir savunma sanayin yoksa ve milli bir medyan yoksa dik duramazsın. Seni indirirler.’ dedim ve buna liderlik ettim. Büyük şirketlerimiz de çıktı ve milli savunma sanayimiz yüzde 70’lere çıktı. İflas etmiş BMC’yi ayağa kaldırdım. Ben iyi bir girişimciyim.

'HİÇBİR YABANCI BANKADA PARAM YOK'

“Bayrağı devralmak isteyen bir girişimci arkadaşımız çıktı. Ona BMC’yi devrettim. O dönemki değerlendirmeye göre şirketin net değeri 1 milyar dolardı. Normalde 250 milyon dolar almam lazımdı. Ama koyduğum parayı yani 60 milyon doları aldım ve çıktım. Hani diyorlar ya götürdü gidiyorlar ya. Götürdüğüm bu. Medyada da BMC’deyken de bütün hesaplarım şeffaf bir şekilde incelendiğinde hak etmediğim bir kuruşun olmadığını görecekler. Dövize yatırılmış bir kuruş mevduatım yok. Hiçbir yabancı bankada param yok.”