‘’Tek bir sistem, tek bir adam, tek bir yanlış var. O yanlış sensin sayın Erdoğan!’’

Siyaset
 

‘’Tek bir sistem, tek bir adam, tek bir yanlış var. O yanlış sensin sayın Erdoğan!’’

‘’Tek bir sistem, tek bir adam, tek bir yanlış var. O yanlış sensin sayın Erdoğan!’’
İyi Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener, 22 Haziran Çarşamba günü TBMM grup toplantısında konuştu. Pınar Gültekin davasında verilen karara, Kayınpeder, Damat ve Nebati’den oluşan komedi dans üçlüsüne, ‘’Sosyal Medya Yasası’’ adı altında yeni yasaklara, Marmaris’ten gelen yeni yangın haberlerine, Manisalı vatandaşlarımızın dertlerine, Gençler İçin Gençlerle Beraber oturumlarının sekizincisine, Ucube paralel evrenin ardındaki asıl yanlışa ilişkin görüşlerini paylaştı. Sayın Meral Akşener, 22 Haziran Çarşamba günü TBMM grup toplantısında; Pınar Gültekin davasında verilen karara ilişkin; ‘’Bugün Türkiye’de özgürlüğü, hakkı ve vicdanı mumla aratıyorlar! Bugün Türkiye’de hukuku ve adaleti kirli emellere alet ediyorlar! Bugün Türkiye’de kadınları sahipsiz bırakmaya çalışıyorlar! Bugün Türkiye’de bir kadını, bir evladı, acısı hâlâ yüreğimizde sızlayan Pınar kızımızı vahşice aramızdan alan bir katile haksız tahrik indirimi uyguluyorlar. Yani bugün Türkiye’de bir psikopatın 14 yıl sonra sokaklarımızda gezebilmesine göz yumuyorlar. Kadın katillerine cesaret veriyorlar. Sapıkları yüreklendiriyorlar. Yuh olsun, yazıklar olsun! Türk yargısı için utanç vesikası olarak anılacak bu kararda onayı olan, imzası bulunan herkesi Allah’a havale ediyorum. Umarım bir gün bu katillerin, bu vicdansızların, bu psikopatların sadece başkalarının çocuklarını, kardeşlerini, eşlerini değil sizin de çocuğunuzu, kardeşinizi, eşinizi bulabileceğinin farkına varırsınız. Umarım bir gün o adalet terazisinin size de lazım olabileceğinin farkına varırsınız. Umarım bir gün girdiğiniz vebalin, aldığınız ahın bu dünyadan sonra bir de ahiretin olduğu gerçeğinin farkına varırsınız.’’ diye konuştu. Sayın Meral Akşener, Kur Korumalı Mevduat Sistemi’nin ülkemize maliyetine ilişkin; ‘’Bay Kriz’in bütçesinde ülkemizdeki tüm çiftçilere ve öğrencilere ayrılan paranın Kur Korumalı Mevduat Sistemi’ne ödenen paradan daha az olduğuna ibretle şahit olduk. Hatta bu sisteme ödenen para sosyal yardımların iki katından bile fazla. Maalesef bu gidişle Kur Korumalı Mevduat Sistemi’nin ülkemize maliyeti 230 milyar lirayı bulacak. Bu parayla ülkemizin birçok problemini rahatlıkla çözmek varken Bay Kriz ve arkadaşları sırf fantastik fikirleri bir gün daha yaşayabilsin diye bu ülkenin kaynaklarını, heba ediyor. Biliyorsunuz bir de Nebati Bakan’ın üstadı Damat Bakan vardı. Hatırlarsınız, o da affını istemeden önce yine dâhiyane bir fikirle bu ülkenin hazinesini dolar ve altın üzerinden borca sokmuştu. Peki, bu muhteşem borçlanma stratejisinin maliyeti ne kadar oldu biliyor musunuz? Bugün itibarıyla 710 milyar lira. Bir Damat Bakan kolay yetişmiyor. Nebati Bakan’ın daha gideceği çok yol var… Bu 710 milyar liranın, 110 milyar lirasını ödedik. Bugünün parasıyla ödeyeceğimiz 600 milyar lira daha var. Yani Kayınpeder, Damat ve Nebati’den oluşan ve artık pek de güldürmeyen bu komedi dans üçlüsünün dâhiyane fikirlerinin ülkemize maliyeti en az 940 milyar lira. Bu para ülkemizin vatandaşından, şirketlerinden bir yıl boyunca toplanan vergilerin neredeyse %90’ı. Yani vatandaşımız ve şirketlerimiz hiç durmadan çalışıyor, çabalıyor. Bu fantastik üçlü de bu parayı eşsiz ekonomi vizyonlarıyla saçıp savuruyor. Tüm bunlar olurken de olan milletimize ve memleketimize oluyor.’’ dedi.  Sayın Meral Akşener, ‘’Sosyal Medya Yasası’’ adı altında gelen yeni yasağa ilişkin; ‘’Enflasyon milletimizin belini bükmüş, Bay Kriz maaşına zam peşinde. Ekonomi rayından çıkmış, bunlar sosyal medyayı kontrol etme derdinde. Biliyorsunuz önümüze ‘Sosyal Medya Yasası’ adı altında yeni bir yasak getirdiler. Neymiş? Yalan habere karşı önlem alacaklarmış, dezenformasyonla mücadele edeceklermiş, sosyal medya yalancıymış. Çünkü onlara göre yolsuzluk yok; haberi yapanlar yalancı. Aslında sığınmacı sorunu da yok; ‘Var’ diyenler yalancı. Ekonomide her şey tıkırında; ‘Ekonomi kötüye gidiyor.’ diyenler yalancı… Bu yasa, internet sitelerini hizaya çekme yasasıdır. Bu yasa, televizyon ve gazeteler üzerinde kurulan baskıyı internete taşıma sevdasıdır. Bu yasa yeni bir RTÜK oluşturma çabasıdır. Ezcümle bu yasa, bir istibdat yasasıdır!’’ diye konuştu. Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, Milletin Kürsüsü’nde sözü; baskıya uğrayan medya mensupları adına Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Nazmi Bilgin’e bıraktı. Sayın Meral Akşener Marmaris’te gerçekleşen son yangınlara ilişkin; ‘’Uzmanlar Akdeniz’den gelen sıcak hava dalgasının Türkiye’yi de etkisi altına alabileceğini söylüyor. Bu durumun yangın afetlerine ve orman yakan hainlere davetiye çıkartacağı aşikâr. Nitekim daha dün akşam Marmaris Bördübet’ten felaket haberi geldi. Gelen bilgilere göre yine uçak yok. Yine hazırlık yok. Yine kontrol odası pozları, bol miktarda hamaset var. Bu nedenle iktidarı bir kez daha uyarmak istiyorum. Geçtiğimiz sene günlerce yüreğimizi yakan, nefesimizi kesen ve canlarımızı alan yangınları unutmadık. Siz de unutmayacaksınız! 13 makam uçağınız olmasına rağmen; ‘Yangın söndürme uçağımız yok.’ diyen kepazeliği unutmadık. Siz de unutmayacaksınız. Ağacına, ormanına, cennet doğasına sahip çıkan milletimizin nasıl yalnız bırakıldığını unutmadık. Siz de unutmayacaksınız! Unutmayacak ve bu sefer çok daha geç olmadan gereken önlemleri alacaksınız! Bu sefer de beceriksizliğiniz, ihmaliniz ve hatanız yüzünden aynı felaketi yaşarsak; bizim de, milletimizin de iki eli yakınızda olacak. Bunu da böyle bilesiniz.’’ diye konuştu. Manisalı vatandaşlarımızla bir araya gelen Sayın Meral Akşener; Manisalı esnafımızın, üreticimizin, çiftçimizin ve gençlerin dertlerini anlattı. Manisa Gölmarmara’da kuruyan gölle birlikte mağdur olan vatandaşlarımızın sorunlarını dile getirmesi için Milletin Kürsüsü’nde sözü Gölmarmaralı Nimet Sezen’e verdi.   Gençler için Gençlerle beraber oturumlarının sekizincisini gerçekleştiren Genel Başkanımız, tersine mentorluk oturumunda KYK mağduru gençlerin sorunlarını kürsüden dile getirdi. Sayın Meral Akşener ucube sisteme ilişkin; ‘’Sayın Erdoğan sayende bugün artık 2 gerçek var. Bir tarafta milletçe çarşıda, pazarda, sokakta, okulda, işte gördüğümüz, duyduğumuzu ve yaşadığımız bizim gerçeğimiz. Diğer tarafta ise saray danışmanlarının, yandaş medyanın, Tayyip Bey’i Üzmeyen İstatistik Kurumu’nun, beceriksizlik abidesi bakanlarının ve kürsü şovların sırasında bizzat senin; utanmadan, sıkılmadan anlattığınız senin gerçeğin. Biz senin ilmek ilmek örüp memleketin başına bela ettiğin bu paralel dünya ile bıkmadan, usanmadan mücadele etmeye devam edeceğiz. İkiye ayırdığın ülkemizi yeniden birleştireceğiz. İkiye ayırdığın milletimizi yeniden barıştıracağız. İkiye ayırdığın gerçekliği yeniden hakikatle buluşturacağız. Bunu da tek bir yanlışla mücadele ederek yapacağız! Çünkü bu ucube paralel evrenin ardında aslında tek bir yanlış var. Milletin varlığına ve dirliğine bizzat ondan aldığı yetkilerle el koyup bir avuç beceriksizi bir milletin tepesine çıkartan tek bir yanlış var. Devletimizin kurumsallığını, hukukumuzun güvenilirliğini, demokrasimizin geleneğini yok eden tek bir yanlış var. Ülkemizi her geçen gün adım adım uçuruma sürükleyen, tek bir sistem, tek bir adam, tek bir yanlış var. O yanlış sensin, sen! O yanlış sensin, sayın Erdoğan!’’ diye konuştu.
‘’Tek bir sistem, tek bir adam, tek bir yanlış var. O yanlış sensin sayın Erdoğan!’’

İyi Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener, 22 Haziran Çarşamba günü TBMM grup toplantısında konuştu.

Pınar Gültekin davasında verilen karara,

Kayınpeder, Damat ve Nebati’den oluşan komedi dans üçlüsüne,

‘’Sosyal Medya Yasası’’ adı altında yeni yasaklara,

Marmaris’ten gelen yeni yangın haberlerine,

Manisalı vatandaşlarımızın dertlerine,

Gençler İçin Gençlerle Beraber oturumlarının sekizincisine,

Ucube paralel evrenin ardındaki asıl yanlışa ilişkin görüşlerini paylaştı.

Sayın Meral Akşener, 22 Haziran Çarşamba günü TBMM grup toplantısında;

Pınar Gültekin davasında verilen karara ilişkin; ‘’Bugün Türkiye’de özgürlüğü, hakkı ve vicdanı mumla aratıyorlar! Bugün Türkiye’de hukuku ve adaleti kirli emellere alet ediyorlar! Bugün Türkiye’de kadınları sahipsiz bırakmaya çalışıyorlar! Bugün Türkiye’de bir kadını, bir evladı, acısı hâlâ yüreğimizde sızlayan Pınar kızımızı vahşice aramızdan alan bir katile haksız tahrik indirimi uyguluyorlar. Yani bugün Türkiye’de bir psikopatın 14 yıl sonra sokaklarımızda gezebilmesine göz yumuyorlar. Kadın katillerine cesaret veriyorlar. Sapıkları yüreklendiriyorlar. Yuh olsun, yazıklar olsun! Türk yargısı için utanç vesikası olarak anılacak bu kararda onayı olan, imzası bulunan herkesi Allah’a havale ediyorum. Umarım bir gün bu katillerin, bu vicdansızların, bu psikopatların sadece başkalarının çocuklarını, kardeşlerini, eşlerini değil sizin de çocuğunuzu, kardeşinizi, eşinizi bulabileceğinin farkına varırsınız. Umarım bir gün o adalet terazisinin size de lazım olabileceğinin farkına varırsınız. Umarım bir gün girdiğiniz vebalin, aldığınız ahın bu dünyadan sonra bir de ahiretin olduğu gerçeğinin farkına varırsınız.’’ diye konuştu.

Sayın Meral Akşener, Kur Korumalı Mevduat Sistemi’nin ülkemize maliyetine ilişkin; ‘’Bay Kriz’in bütçesinde ülkemizdeki tüm çiftçilere ve öğrencilere ayrılan paranın Kur Korumalı Mevduat Sistemi’ne ödenen paradan daha az olduğuna ibretle şahit olduk. Hatta bu sisteme ödenen para sosyal yardımların iki katından bile fazla. Maalesef bu gidişle Kur Korumalı Mevduat Sistemi’nin ülkemize maliyeti 230 milyar lirayı bulacak. Bu parayla ülkemizin birçok problemini rahatlıkla çözmek varken Bay Kriz ve arkadaşları sırf fantastik fikirleri bir gün daha yaşayabilsin diye bu ülkenin kaynaklarını, heba ediyor. Biliyorsunuz bir de Nebati Bakan’ın üstadı Damat Bakan vardı. Hatırlarsınız, o da affını istemeden önce yine dâhiyane bir fikirle bu ülkenin hazinesini dolar ve altın üzerinden borca sokmuştu. Peki, bu muhteşem borçlanma stratejisinin maliyeti ne kadar oldu biliyor musunuz? Bugün itibarıyla 710 milyar lira. Bir Damat Bakan kolay yetişmiyor. Nebati Bakan’ın daha gideceği çok yol var… Bu 710 milyar liranın, 110 milyar lirasını ödedik. Bugünün parasıyla ödeyeceğimiz 600 milyar lira daha var. Yani Kayınpeder, Damat ve Nebati’den oluşan ve artık pek de güldürmeyen bu komedi dans üçlüsünün dâhiyane fikirlerinin ülkemize maliyeti en az 940 milyar lira. Bu para ülkemizin vatandaşından, şirketlerinden bir yıl boyunca toplanan vergilerin neredeyse %90’ı. Yani vatandaşımız ve şirketlerimiz hiç durmadan çalışıyor, çabalıyor. Bu fantastik üçlü de bu parayı eşsiz ekonomi vizyonlarıyla saçıp savuruyor. Tüm bunlar olurken de olan milletimize ve memleketimize oluyor.’’ dedi.

 Sayın Meral Akşener, ‘’Sosyal Medya Yasası’’ adı altında gelen yeni yasağa ilişkin; ‘’Enflasyon milletimizin belini bükmüş, Bay Kriz maaşına zam peşinde. Ekonomi rayından çıkmış, bunlar sosyal medyayı kontrol etme derdinde. Biliyorsunuz önümüze ‘Sosyal Medya Yasası’ adı altında yeni bir yasak getirdiler. Neymiş? Yalan habere karşı önlem alacaklarmış, dezenformasyonla mücadele edeceklermiş, sosyal medya yalancıymış. Çünkü onlara göre yolsuzluk yok; haberi yapanlar yalancı. Aslında sığınmacı sorunu da yok; ‘Var’ diyenler yalancı. Ekonomide her şey tıkırında; ‘Ekonomi kötüye gidiyor.’ diyenler yalancı… Bu yasa, internet sitelerini hizaya çekme yasasıdır. Bu yasa, televizyon ve gazeteler üzerinde kurulan baskıyı internete taşıma sevdasıdır. Bu yasa yeni bir RTÜK oluşturma çabasıdır. Ezcümle bu yasa, bir istibdat yasasıdır!’’ diye konuştu.

Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener, Milletin Kürsüsü’nde sözü; baskıya uğrayan medya mensupları adına Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Nazmi Bilgin’e bıraktı.

Sayın Meral Akşener Marmaris’te gerçekleşen son yangınlara ilişkin; ‘’Uzmanlar Akdeniz’den gelen sıcak hava dalgasının Türkiye’yi de etkisi altına alabileceğini söylüyor. Bu durumun yangın afetlerine ve orman yakan hainlere davetiye çıkartacağı aşikâr. Nitekim daha dün akşam Marmaris Bördübet’ten felaket haberi geldi. Gelen bilgilere göre yine uçak yok. Yine hazırlık yok. Yine kontrol odası pozları, bol miktarda hamaset var. Bu nedenle iktidarı bir kez daha uyarmak istiyorum. Geçtiğimiz sene günlerce yüreğimizi yakan, nefesimizi kesen ve canlarımızı alan yangınları unutmadık. Siz de unutmayacaksınız! 13 makam uçağınız olmasına rağmen; ‘Yangın söndürme uçağımız yok.’ diyen kepazeliği unutmadık. Siz de unutmayacaksınız. Ağacına, ormanına, cennet doğasına sahip çıkan milletimizin nasıl yalnız bırakıldığını unutmadık. Siz de unutmayacaksınız! Unutmayacak ve bu sefer çok daha geç olmadan gereken önlemleri alacaksınız! Bu sefer de beceriksizliğiniz, ihmaliniz ve hatanız yüzünden aynı felaketi yaşarsak; bizim de, milletimizin de iki eli yakınızda olacak. Bunu da böyle bilesiniz.’’ diye konuştu.

Manisalı vatandaşlarımızla bir araya gelen Sayın Meral Akşener; Manisalı esnafımızın, üreticimizin, çiftçimizin ve gençlerin dertlerini anlattı.

Manisa Gölmarmara’da kuruyan gölle birlikte mağdur olan vatandaşlarımızın sorunlarını dile getirmesi için Milletin Kürsüsü’nde sözü Gölmarmaralı Nimet Sezen’e verdi.  

Gençler için Gençlerle beraber oturumlarının sekizincisini gerçekleştiren Genel Başkanımız, tersine mentorluk oturumunda KYK mağduru gençlerin sorunlarını kürsüden dile getirdi.

Sayın Meral Akşener ucube sisteme ilişkin; ‘’Sayın Erdoğan sayende bugün artık 2 gerçek var. Bir tarafta milletçe çarşıda, pazarda, sokakta, okulda, işte gördüğümüz, duyduğumuzu ve yaşadığımız bizim gerçeğimiz. Diğer tarafta ise saray danışmanlarının, yandaş medyanın, Tayyip Bey’i Üzmeyen İstatistik Kurumu’nun, beceriksizlik abidesi bakanlarının ve kürsü şovların sırasında bizzat senin; utanmadan, sıkılmadan anlattığınız senin gerçeğin. Biz senin ilmek ilmek örüp memleketin başına bela ettiğin bu paralel dünya ile bıkmadan, usanmadan mücadele etmeye devam edeceğiz. İkiye ayırdığın ülkemizi yeniden birleştireceğiz. İkiye ayırdığın milletimizi yeniden barıştıracağız. İkiye ayırdığın gerçekliği yeniden hakikatle buluşturacağız. Bunu da tek bir yanlışla mücadele ederek yapacağız! Çünkü bu ucube paralel evrenin ardında aslında tek bir yanlış var. Milletin varlığına ve dirliğine bizzat ondan aldığı yetkilerle el koyup bir avuç beceriksizi bir milletin tepesine çıkartan tek bir yanlış var. Devletimizin kurumsallığını, hukukumuzun güvenilirliğini, demokrasimizin geleneğini yok eden tek bir yanlış var. Ülkemizi her geçen gün adım adım uçuruma sürükleyen, tek bir sistem, tek bir adam, tek bir yanlış var. O yanlış sensin, sen! O yanlış sensin, sayın Erdoğan!’’ diye konuştu.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.